Biz tarih kitaplarından “düşman” kelimesini bile silerken, Ermenistan’da ilkokula dahi gitmeyen çocukları soykırım müzesine götürüp sözde Türklerin yaptığı zulümler anlatılıyor. Biz gençlerimize kin ve düşmanlık tohumları yeşertmeden gerçek tarihimizi anlatamıyoruz. Tarihini bilmeye bazı gazeteci ve yazarlar Sarkozy’den farksız konuşuyor ve yazıyor.

“Hocalı Katliamı”nın yıl dönümü dolayısıyla yapılan mitingde yer alan birkaç densiz pankart, milletimiz veya vatanseverler adına yapılmış gibi yorumlanıyor. Gönül isterdi ki, İçişleri Bakanı’mızın da konuşacağı bir mitingde yılbaşında alınan tedbirler gibi hazırlıklar yapılsın, sivil polisler satıcı gibi halkın arasında olsun. Gönül isterdi ki, Hrant Dink’in ölüm yıldönümünde “Hepimiz Hrant’ız!” dendiği gibi bu törenlerde de Türkiye’deki Ermeni vatandaşlarımız bizimle beraber coşkuyla Taksim’de olsun.

       Türk Edebiyatı Vakfı’mızın Müdürü Cemal Aydın kardeşimizin “Taşa Kazınan İhanet” kitabından bir bölümü okuyucularımızda paylaşmak isterim:

       “Cemal Bey, yaz tatillerinde her yıl Fransa’ya gider, Fransızca kitaplar alır, birbirinden güzel tercümeler yapar. Ünlülerin yattığı Sen Laşez mezarlığını görmeye gider (Yılmaz Güney, Ahmet Kaya da orada yatmaktadır). Anıtın Ermeniler tarafından Türklere karşı dikildiğini zannederken, zira Fransa’da Ermenilerin diktiği soykırım anıtlarına her yerde rastlarsınız, Fransız devleti tarafından Ermenilere teşekkür için dikilmiştir. Fransızca ve Ermenice yazılmıştır.

       Fransız ordusunda 1914-1918/1939-1945’te Fransa için ölen Ermenilerin hatırasına, kaidenin diğer yanında ise Fransa için ölen Ermenilerin nerelerde öldüğü yazılıydı: Suriye, Lübnan, Karaman, İçel, Konya’nın güney ve Antalya’nın doğusunu kaplayan bölge Musa dağı, Adana, Ararat (Ağrı Dağı), Maraş, Antep, Kafkasya, Selanik, Manastır, Çanakkale…”

       Önemli olan bu belge, Ece Temelkuran ve Elif Şafak gibi düşünen yazarların dikkatine sunulur. 

Önceki İçerik4+4+4 Eğitim Sistemi ve Öğretmenlerimiz
Sonraki İçerikYeni Paralar